Şok Tedavisi

Stajım bitmeden çok etkilendiğim bir tedavi yönteminden bahsetmek istiyorum sizlere; EKT. Halk arasındaki adıyla şok tedavisi. Şok tedavisini tanımlayacak olursak hastaya nöbet geçirterek duygulanım ( affektif ) bozukluklarını tedavi etmektir diyebiliriz. Başarı oranı çok yüksektir. Ben bugün sizlere şok tedavisinin tüm hayatınızın bir adamın tecrübesine göre şekillendiği geçmişte uygulanan yöntem ve bugün uygulanan modern yöntemi anlatacağım.

İrem Özyaş
Türkçe Yayın

--

Öncelikle her psikiyatrik hastaya uygulanmadığını bilmenizi istiyorum. Daha çok dirençli hastalarda, hamilelerde, intihar riski olan hastalarda kullanılan bir yöntem. Elektrik verilen dönem bir dakikayı bile bulmasa da hastaya verilen anestezi, şok verilmesi ve uyanmasının beklenmesi toplam yarım saat sürmektedir. Yaklaşık 8-12 seans olarak haftada 2-3 defa uygulanan bir işlem. İşlemi yapan hekim oldukça yaşlı bir hekimdi. Bizim için geçmiş ve günümüz şok tedavisini karşılaştırdı. Önce kısaca modern yöntemden bahsedeceğim. Ardından eski yöntemi anlatacağım. Kıyaslamayı sizin hayal gücünüze bırakıyorum.

EKT ile tedavi

Hasta hazırlanır ve sedyeye yatırılır. Kullandığı ilaçlar ve yemek yeme 8 saat önce sonlandırılır. İşleme başlamadan bir saat önce bradikardiyi (kalp atışının azalması) önlemek için yarım atropin (bradikardiyi önleyen bir ilaç) verilir. Anestezi uzmanı gelip hastaya uygun anesteziyi verir ve hasta uyutulur. Hastanın şakaklarına ve altına toplam 3 tane prop takılır. Cihazdan gidecek miktar ayarlanır. Hastaya 30-40 saniye kadar elektroşok verilir. Hastanın tüm vücudu kasılır ve gevşer. (Ben bu kısmı kötü bir benzetme olacak ama korku filmlerindeki cin çıkartma sahnelerine benzetiyorum. Gerçekten karşımdaki görüntü oydu.) İşlem bittikten sonra cihazdan EKG kağıdına benzer bir grafik çıkar ve nöbet süresinin şiddeti ve aktifliği değerlendirilerek hastanın uyanması için beklenir.

EKT ile tedavi

Eskiden ise işler çok farklıymış. Hasta yine anestezi ile uyutuluyormuş. Hekimin elinde kulpları plastik olan iki adet metal tas oluyormuş. Tasın tabanından çıkan kablo şok cihazına bağlıymış manuel olarak verilecek şok miktarı ayarlanıyormuş. Alet hazır olunca hekim hastanın şakaklarına metal tası bastırarak nöbet geçirmesini sağlıyormuş. Eğer hekim acemi ise nöbet anında irkilip ellerini geri çekiyormuş nöbetten istenen verimi almayacakları için işlem tekrar edilmek zorunda kalınıyormuş. Yani her şey bir insanın elinde, sizin hayatınız dahil.

Neyse ki tıp gelişiyor, teknoloji ilerliyor da hayatımızı şansa bırakmıyoruz.

Yazımı faydalı bulduysanız alkış butonuna basmayı ve sosyal medya da paylaşmayı unutmayın.

--

--