Kadın Sünneti - Kadın Genital Mutilasyonu - Khatna
Herkese merhaba
Batılı toplumların islamofobik tutumlarını savunurken sıklıkla kullandıkları argümanlardan biri olan kadın sünneti hakkındaki araştırmalardan derlediğim bir yazıyı paylaşıyorum bugün sizinle.
İslam dininde ve kutsal kitabında hiç yer almamasına rağmen İslam ile özdeşleştirilerek günümüzde halen etkin bir biçimde sürdürülen kadın sünneti geleneği Afrika kabile dinleri ile ilgili bir olgudur. İslam, Afrika’da yayılırken bazı kabileler bu geleneklerinden vazgeçmeyerek bunu islamla ilişkilendirmişlerdir. Bunun sonucunda bu uygulamanın İslam dini gereği olduğuna dair bir inanç oluşmuştur.
Sünnet terimi, kadın genital organının mutilasyonu için de erkek sünneti için de kullanılan bir ifadedir. Erkek sünneti erkeğin fizyolojisine fayda sağlar, sünnet derisi içinde biriken sıvı ve idrar erkekte enfeksiyon sebebi olurken aynı zamanda cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlara da yatkınlaştırır. Bu nedenle sünnet derisi kesilerek erkek sağlığı korunur. Ancak kadını sakat bırakan bir uygulama olan kadın sünneti ile organın kendisine zarar vermeden sünnet derisini kesip çıkarma işlemi olan erkek sünneti arasında benzerlik söz konusu değildir.
Kadın sünneti uygulaması, ülkeden ülkeye değişmekle birlikte bebeklik döneminden başlayarak 13–14 yaşlarına kadar herhangi bir dönemde gerçekleştirilmektedir. Sünnetin yapıldığı ülkelerin yarısında yaklaşık olarak 5 yaşından önce, daya olarak isimlendirilen kadınlar tarafından ve genellikle de genital bölge uyuşturulmadan bıçak, tıraş bıçağı, keskin cam parçaları, keskin teneke kenarı gibi steril olmayan aletler kullanılarak yapılmaktadır. Yaranın tutturulmasında akasya ağacı dikenleri, kemik çiviler, iğne, hayvan kıllarından elde edilen yada deri iplikler kullanılmakta, daha sonra kız çocuğu ayağa kaldırılarak bacakları dizden kalçaya kadar bitişik olarak sıkıca sarılıp sünnetlinin birkaç hafta hareket etmeden yatması, idrarını ve dışkısını yattığı yerde yapması sağlanmaktadır. Sünnetli kadınlarda doğumu kolaylaştırmak için doğum esnasında sünnet bölgesi yarılmakta, doğumdan hemen sonra yeniden dikilmektedir. Böylece kadınlar, çocuk sayıları kadar sünnet olmakta, aynı acıları defalarca aynı yoğunlukta yaşamak zorunda kalmaktadırlar.
Kadın sünnetinin kendi içinde dereceleme sistemi vardır:
1. Klitoridektomi: Hassas klitoris bölgesi ve etrafındaki derinin tamamı ya da bir kısmının kesilip alınması.
2. Eksizyon: Klitorisin bir kısmı ya da tamamı ile vajinadaki iç dudakların (labya minora) kesilip alınması.
3.İnfibülasyon: Hem iç dudak hem de vajinayı çevreleyen dış dudakların kesilmesi, yapılarının değiştirilmesi. Bu işlem çoğunlukla küçük bir delik bırakacak şekilde dikilmeyi de içerir.
Bu uygulama oldukça ağrılı olduğu gibi enfeksiyon riski de barındırır. Vajina ve idrar yolu arasında sadece adet kanaması ve idrarın çıkması için küçük bir aralık bırakılır.
Bu aralık o kadar küçüktür ki bazen cinsel ilişki ve doğum için kesmesi gerekebilir. Bu durum, doğumlarda hem bebek için hem de anne için risk yaratıyor.
4. Klitoris ya da genital bölgenin delinmesi, kazınması ve oyulması gibi zararlı işlemlerin tamamı.
Toplumlarda iyi olduğu sanılan ancak hiçbir faydası olmayan bu tarz geleneklerin yok edilmesi için gerekli olan tek şey eğitim ve istektir. İnsan eğitimle doğmaz; ama eğitimle yaşar.
Yazımı faydalı bulduysanız clap butonuna tıklamayı ve sosyal medyada paylaşarak yazılarıma destek olmayı unutmayın.
