İntihar Bulaşı

İrem Özyaş
Türkçe Yayın
Published in
3 min readSep 20, 2020

--

Herkese Merhaba.

Bugün sizinle bir 2019 yılında yayınlanan bir olgu sunumunun giriş kısmını paylaşmak istiyorum. Bu konuyu tercih etmemin nedeni ergenler arasında yaygın olan taklit intiharlar silsilesi ile ilgili bir haber görmüş olmam. Bu haberi izledikten sonra sosyal medya ve kitle iletişim araçlarının, psikoloji ve ruhsal duruma etkisinin yadsınamayacak ölçüde olduğunu fark ettim. Yazımı sonuna kadar okursanız neden böyle düşündüğümü anlayacaksınız.

İntihar davranışının hem bireysel hem de toplumsal yönleri bulunur. İntihar davranışı için birçok risk faktörü belirlenmiş olmasına rağmen intihar kümelenmesi, intihar bulaşı gibi fenomenler üzerinde son yıllarda durulmaya başlanmıştır. İntihar kümelenmesi belli bölgelerde, benzer dönemlerde, beklenmedik şekilde intihar sayılarındaki artıştır. İntihar davranışına doğrudan veya dolaylı olarak maruz kalınması sonucu intihar kümelenmelerinin olabileceğine dair kanıtlar mevcuttur . Yaşanan maruziyet, intihar davranışı için hassas kişileri etkileyerek intihar girişimlerine sebep olmaktadır. Günümüzde “intihar bulaşı” veya “taklit intihar” olarak tarif edilen bu durum ilk olarak ‘Werther etkisi’ adı ile sosyolog David Philips tarafından 1974’te tanımlanmıştır. Adını Alman yazar Goethe’nin 1774 yılında yayınlanan ilk romanı olan ‘Genç Werther’in Acıları’ isimli kitaptan alan bu fenomen, kitabın yayınlanmasından sonra Avrupa’da özellikle gençler arasında bir salgın gibi yayılan intiharları tanımlamak için kullanılmıştır. Kitapta aristokrat bir ailenin kızı olan Lotte’ye aşık olan Werther’in imkansız aşkı konu edilmiştir. Hem sınıf farklılıkları hem de sevdiği kadının nişanlı olması bu aşkı imkansız hale getirmiştir. Bu acılara dayanamayan Werther son bir mektup yazarak intihar etmiştir. İntihara özendirici etkisi kitabın edebi değeri, duygu yüklü anlatımı sebebi ile mi yoksa kişilerin yatkınlıkları sebebi ile mi bilinmez, kitap yayınlandıktan sonra Avrupa’da oldukça geniş alanlarda birçok gencin benzer şekilde intihar ettikleri görülmüştür. Sonrasında kitabın birçok ülkede yayınlanması yasaklanmıştır.

Photo by Andreea Popa on Unsplash

2017 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nde yapılan bir çalışmada ‘Ölmek İçin 13 Sebep’ isimli dizinin galasından sonra internet arama motorlarında intiharla ilişkili arama miktarının, on dokuz günde %19’dan fazla artış olduğu saptanmıştır. Aynı çalışmada en çok yapılan sorgulamaların ‘nasıl intihar ederim’, ‘intihar etmek’, ‘nasıl kendimi öldürürüm’ gibi intihar düşüncelerine yönelik aramalar olduğu gösterilmiştir. Aynı dönemde intihar danışma hatlarına yapılan aramalar da artmış, bu da intihara yönelik farkındalığın arttığı şeklinde değerlendirilmiştir. Araştırmalar, ergenlerin intihar davranışını taklit etmeye daha eğilimli olduğuna işaret etmektedir. İntihar bulaşı ağırlıklı olarak 15–24 yaş grubundaki kişilerde görülmekte, intihar maruziyetinin ek intiharlar için risk faktörü olduğu bilinmektedir. 15–19 yaş grubunda intihara maruz kalmanın intihar girişimi üzerine etkisi, diğer gruplara göre 2–4 kat daha yüksek olarak bulunmuştur. Türkiye’de yapılan bir çalışmada, intihar davranışına maruz kalmanın, intihar girişimi ile ilişkili olduğu sonucuna varılmıştır. Berman ve Jobes intihar bulaşı sonrası intihar eden kişilerin intihar risklerinin topluma göre yüksek olduğunu, ancak maruziyet ile bu riskin yükseldiğini belirtmişlerdir. Bir grubun üyesi olmayan, izole kişilerin, ergenlerin, intihar edene benzer yaş, cinsiyet, sosyal statüde olan bireylerin intihar bulaşı açısından daha riskli oldukları bildirilmiştir.

Olgu sunumunun tamamını incelemek isterseniz buraya tıklayabilirsiniz.

Dizilerin, filmlerin ve arkadaşlıkların insan ruhu ve psikolojisi üzerine etkisi tartışmasız çok şaşırtıcı boyutlara ulaşmış durumda. Eskiden beridir böyle miydi bilinmez ama şu an pek çok davranışımızın temelinde bunların yatıyor olması, bizden sonraki nesillerin nelerden ne derece etkileneceği konusunda büyük soru işaretleri uyandırıyor. Umarım sonraki nesiller bizlerden daha seçici olur.

Yazımı beğendiyseniz clap butonuna basmayı ve sosyal medyada paylaşarak yazılarıma destek olmayı unutmayın.

--

--